olmak Turkiska - Grekiska

1.

  • Grekiskaρεζιλεύομαι

  • Turkiskaitibarını kaybetmek, mahçup olmak, saygınlığını yitirmek, yüzü kalmamak


2.


3.


4.

  • Turkiskasağlamak, garantiye almak, emin olmak


5.


6.


7.

  • Turkiskaörnek olmak, örneklemek


8.


9.

  • Grekiskaέχω

  • Turkiskasahip olmak , usually expressed with expressions: "benim ...(I)m var" - I have, "senin ...(I)n var" - you have , etc.


10.

  • Turkiskahastalanmak, hasta olmak


11.

  • Turkiskadünyaları ben yarattım havasında olmak, büyüklenmek, büyüklük taslamak


12.


13.

  • Turkiskadüzgün davranmak, terbiyeli davranmak, görgülü davranmak, terbiyeli olmak, terbiyesini takınmak, edebini takınmak


14.

  • Turkiskaneden olmak, sebep olmak, yol açmak


15.

  • Turkiska(birinin zararına) kefil olmak, dokunulmazlık vermek, korumak, teminat vermek


16.

  • Grekiskaκηπεύω, καλλιεργώ κήπο, περιποιούμαι κήπο (peripiúme cípo) (cultivate or farm a garden)

  • Turkiskalbahçe l


17.


18.

  • Turkiskagöz kulak olmak, bakmak


19.


20.


21.


22.


23.

  • Turkiskaneden olmak, sebep olmak, yol açmak


24.


25.

  • Turkiskamani olmak, önlemek


26.

  • Turkiskabedbin olmak, umut kesmek, ümidini kaybetmek


27.


28.


29.

  • Grekiskaπρομηνύω, προαναγγέλω

  • Turkiskaalâmet olmak, delâlet etmek, (lkötüye)


30.

  • Turkiskagelecek olan, gelen, olmak üzere olan, yaklaşan


31.

  • Turkiskaâit olmak, ilgili olmak, mahsus olmak


  • Grekiskaαναφέρομαι

  • Turkiskauygun olmak, uymak


32.

  • Grekiskaπρέπει

  • Turkiska-meli, -malı, lazım olmak, gerek olmak


33.


34.

  • Turkiskadejenere olmak, yozlaşmak, bozulmak, soysuzlaşmak


35.

  • Grekiskaενισχύω

  • Turkiskadestek olmak, desteklemek


  • Turkiskadestek olmak, desteklemek


36.

  • Turkiskaengel olmak, menetmek, yasaklamak


37.

  • Turkiskabiçimlenmek, gelişmek, qualifiertr


38.


39.

  • Turkiskabağlantılı olmak, tutarlı olmak, uyuşmak


40.

  • Grekiskaυποκύπτω

  • Turkiskakendini vermek, teslim olmak, boyun eğmek, yenik düşmek


41.


42.

  • Grekiskaδιαφωνώ, αντιτίθεμαι, ενίσταμαι, αντιτείνω

  • Turkiskakarşı çıkmak, itirazı olmak


43.


44.

  • Turkiskasahip olmak, malik olmak


45.


46.

  • Turkiskaolmak, gelmek


47.

  • Turkiskaneden olmak, sebep olmak, yol açmak


48.

  • Turkiskaolmak, gelmek


49.

  • Grekiskaκοστίζω (means also "to cause damage or distress"), στοιχίζω (means also "to inflict" and "to align"), τιμώμαι, κάνω colloquial (has a huge number of meanings, one of them is "to cost")

  • Turkiskafiyatı olmak


50.

  • Grekiskaκηπεύω, καλλιεργώ κήπο, περιποιούμαι κήπο (peripiúme cípo) (cultivate or farm a garden)

  • Turkiskalbahçe l


51.


52.

  • Grekiskaεκτιμώ

  • Turkiskamüteşekkir olmak, teşekkür borçlu olmak


53.

  • Grekiskaκηπεύω, καλλιεργώ κήπο, περιποιούμαι κήπο (peripiúme cípo) (cultivate or farm a garden)

  • Turkiskalbahçe l


54.


55.

  • Grekiskaχρειάζομαι

  • Turkiskagereksinmek, gereksinim duymak, gereksinimi olmak, ihtiyaç duymak, ihtiyacı olmak, lazım olmak,


  • Turkiskazorunda olmak, lazım olmak, gerekmek, -meli, -malı


56.

  • Turkiskauymak, uyum sağlamak, adapte olmak


57.


58.


59.


60.


61.

  • Grekiskaεπακολουθώ

  • Turkiskaardından gelmek, doğmak, izlemek, sonradan gelmek, sonucu olmak, takip etmek


62.

  • Turkiskaolmak, gerçekleşmek, dönmek


63.





Rimlexikon   PluralEnglish translator: Turkish Greek olmak  Eesti sõnaraamat   Español Traductor   Svenska Översättare